KURUMSAL
SON DUYURULAR

BAKIRKÖY ADLİYESİNDE FESDER OLARAK KATILIM GÖSTERDİĞİMİZ BERAATLA SONUÇLANAN 5816 DAVASI
15 Nisan 2025
5 Nisan Dünya Avukatlar Günü Münasebetiyle
05 Nisan 2025
LAİK, DEMOKRAT, MODERN VE AYDIN İNSANLAR NEDEN CHP'DEN UZAK DURMALI
01 Nisan 2025
Dernek başkanı Hatice BOZDEMİR " Devletimizin Yanındayız" mesajı
26 Mart 2025
Ali AKBAŞ' ın Tarih Kitabı Çok Yakında Basılıyor
26 Mart 2025
CHP DEMOKRAT DEĞİLDİR
Baskıcı ve diktatoryal İttihat Terakki’nin devamı olan CHP ülkede yeni bir rejim kurmuş, bu rejimi onyıllar içinde halkı baskıyla sindirerek ve ezerek topluma dayatmaya ve kabullenmeye çalışmıştır. CHP hiçbir zaman halka dayalı bir sistemin partisi olmamıştır. Gerek tek parti döneminde gerek sonrasında tek fonksiyonu Türkiye'yi şekillendirmek ve batı için uygun bir yarı sömürge olarak yönetmekle görevlidir
CHP LAİK DEĞİLDİR
Tek parti döneminde zorla, sonrasında çevresindeki entelijans ile birlikte toplumdan İslam dininin bütün etkilerini kaldırmak için uğraşmış, din ve devlet işlerini ayırmamış bütün devlet mekanizmalarını bir dinin toplumdaki etkilerini yok etmek için kullanmıştır. CHP din ve devlet işlerini ayıran değil bir dini toplumdan adeta yok etmek için çalışan bir parti olmuştur. Bu haliyle laik değil daha çok Stalinist – Maoist bir partiye benzemektedir.
CHP MODERN DEĞİLDİR
CHP 1930’ların tek parti- tek adam rejimine uygun bir partidir. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra hiçbir ülkede kalmamış bu model CHP'de hala devam etmektedir. Bugün bile Genel Başkan bütün muhaliflerini partiden atmış, kongrelerini ertelemiş ve bütün teşkilatını kendisine hizmet edecek şekilde yapılandırılmıştır. Bugünkü CHP modern, demokrat ve katılımcı bir parti değil bir tek adam rejimi partisidir ve arzuladıkları Türkiye’de böyle bir ülkedir.
CHP AYDINLANMACI DEĞİLDİR
Geçmişte kendi ideolojisine biat etmeyen Nazım Hikmet, Sabahattin Ali, Kazım Karabekir, Necip Fazıl gibi pek çok ismi kendi mahkemelerinde mahkûm ettiren CHP bugün de pek çok antidemokratik yasayla (5816 gibi) toplumun bir kısmını sürekli ideolojik baskı altında tutarak tehdit etmekte, resmî ideolojiyi sorgulayan her ismi düşman olarak yaftalamaktadır. CHP için aydınlanma kendi ideolojisinin kayıtsız şartsız kabulüdür, bunu sorgulayan herkesi CHP ve çevresi düşman ilan eder. Bu anlamda CHP bugün hala 1930’ların tek adam- tek parti- tek ideoloji kafasındadır
CHP MODERNLEŞMECİ DEĞİLDİR
Gelişmiş dünya ülkelerinin korkunç hızlarda sanayileştiği 1920- 50 arasındaki dönemde ülkeyi tek parti rejimiyle yöneten CHP ülkeyi sanayileşmek bir yana açlık ve sefalet içinde bırakmıştır. Sonrasında gelen ve sanayileşme modernleşmeyi öne alan bütün çevrelere adeta savaş ilan etmiş, kendisini destekleyen küçük bir oligarşik sermaye grubunun siyasi temsilcisi ve tetikçisi olmuştur. Bugün de ülkenin gelişimini sağlayan ve kendine yakın sermayenin içinde olmadığı bütün gelişmelere CHP alenen düşmanlık etmektedir. CHP Türkiye’de halkın değil bu küçük sermaye azınlığının ideolojik örgütü ve siyasi temsilcisidir.
CHP MİLİTARİSTTİR
Tek Parti ve 1960 darbesinde olduğu gibi yakın dönemde de CHP; ideolojisini topluma dayatmak için her zaman Kuzey Kore tarzı bir asker- siyasetçi ilişkisi içinde olmuştur. Demokratik yöntemlerle seçilemeyen CHP, askeri darbelerle rejimi kontrol etmiş, yakın zamanda da E-muhtıra ve 15 Temmuz süreçlerinde darbecileri alenen desteklemiştir. Çağdaş demokratik toplumlarda hiçbir örneği bulunmayan bir Stalinist- militarist zihniyet CHP'nin hala bütün ideolojisinde yer bulmaktadır.
CHP BÖLÜCÜDÜR
CHP, toplumda kendi ideolojisini kabul etmeyen bütün kesimleri geri kalmış, modernlik karşıtı ve antidemokratik ilan ederek varlığını toplumda neredeyse yüzyıldır devam eden bu gerilim üzerine kurmuştur. Bununla beraber geçmişte Kürtler ve Alevilerle çıkan sorunları hukukun içinde kalarak çözmek yerine silah zoruyla bastıran CHP, 1990’lardan bugüne bölücü ve ayrılıkçı partilerle iş birliği yapmış, meclise taşımış ve DHKP-C gibi örgütlerle her zaman yakın olmuştur. Bugün tamamen ayyuka çıkan bu işbirliği geçmişte de aynı şekilde var olmuş, kendi ideolojisini topluma dayatmak için CHP’nin kullandığı en önemli mekanizmalardan biri olmuştur.
CHP İŞBİRLİKÇİDİR
Ülkenin kalkınması ve gelişmesi için hiçbir reel program ve ideoloji üretmemiş, 1945 öncesinde İngiltere ve Avrupa’nın sonrasında ise Amerika’nın adeta bu ülkedeki siyasi teşkilatı olmuştur. Kasım Gülek’ten Bülent Ecevit'e, Kılıçdaroğlu'ndan diğer pek çok isme kadar CHP’nin tepe yönetimi dışarıdan emir ve talimat almışlardır. Kendilerini sakladıkları milliyetçi halkçı, ülkeyi işgalden kurtarmış parti kisvesi altında gerçek projesi Osmanlı medeniyetinin yerine yarı sömürge bir sistem kurmak ve devam ettirmek olmuştur. Bugün de alenen ABD ve Avrupa politikalarının taşeronu olarak doğrudan ve danışmanlar aracılığıyla dışarıdan yönetilmektedirler.
CHP İLLÜZYONCUDUR
Bütün bu totaliter, antidemokratik ve militarist kimliğinin arkasında CHP; çevresinde oluşturduğu entelijans, aydın ve akademisyen grubuyla topluma sürekli sahte bir imaj çizmiş, kendisini ülkede gelişmişliğin ve modernliğin tek adresi olarak lanse etmiştir. Devlet imkanlarını ve yabancı bağlantılarını kullandırdığı sermaye- medya- akademisyen çevresi bu illüzyonu oluşturmuş, onyıllardır milleti adeta narkozlayarak uyutmuş, ülkenin adeta düşünce ve sinir sistemini felç ederek gelişme yolundaki bütün yollarını tıkamıştır.
CHP ATATÜRKÇÜ DEĞİLDİR
11 Kasım 1938’den itibaren tamamen İnönü’nün aile partisi haline gelen CHP bu tarihten itibaren milliyetçi söylemleri bir yana bırakmış, ülkeyi tamamen dış etkilere açarak batının bir ileri karakoluna dönüştürmüştür. Kendi vesayet düzeninin sadece Atatürk adı ve kimliği üzerinde kurduğu bir Kemalizm ideolojisi ile devam ettirmiş, gerçekte milli politikalardan tamamen uzak bir yarı-sömürge sisteminin taşıyıcısı olmuştur. Modernleşme ve gelişmeyi milli politikalarda değil, ülkeyi ABD gibi ülkelerin ve IMF, Nato gibi kurumların yönetimine açarak sürdürme politikalarının uygulayıcısı olmuştur
CHP AMERİKANCIDIR
CHP, işgal edilmeye değecek bir zenginliğe sahip olmadığı için (petrol vs) 2. Dünya savaşından uzak kalan ülkeyi, Şubat 1945 Yalta Konferansı’ndan sonra tamamen Amerikan güdümüne sokmuştur. ABD’nin talimatları doğrultusunda sanayileşme politikalarını bırakan, önceki dönemde kurulan bütün savunma – havacılık sektörlerini tasfiye eden CHP bugüne kadar gerek ABD gerek Gladio gibi teşkilatlarla birlikte bu rejimin temel kurumu olmuştur. ABD müttefiki olmanın temel koşulu olarak dayatılan çok partili sistemde kendine yer bulan DP’yi yine ABD’nin yardımı ile devirmiş, Amerikancı vesayet düzeninin bütün kurumları ile ülkedeki milli kurumların karşısında yer almıştır.
SONUÇ
Bütün sürece ve günümüz koşullarına baktığımızda çoktan tarihin çöplüğüne atılmış olması gereken bir parti ve ideolojisi maalesef hâlâ ülkede modernliğin, aydınlanmanın ve gelişmişliğin yolu olarak görülebilmektedir. Uzun yıllardır devam eden ve eğitim müfredatı tarafından da desteklenen bu illüzyon ancak demokratik yöntemlerle sona erdirilebilir. Ülkenin gerçekliğinin farkında olan aydın kesim artık bu dinozorlaşmış yapının ne olduğunu görmekte ve siyasal olarak temsil hakkı vermemektedir. CHP'yi ve etrafındaki bütün vesayetçi yapıları kitleler 1950’den beri iktidara getirmedikleri gibi ülkeden de bütün kurumlarıyla yakın zamanda tamamen tasfiye edecektir.